Kategori: blog

Kategori: blog

Kategori: blog

Kategori: blog

VİNÇ ÇEŞİTLERİ

Vinç iş ekipmanlarından en sık karşılaşılan kaldırma araçlarından biridir. Bundan dolayı vinçlerin türleri, nasıl çalıştıkları ve periyodik kontrolleri hakkında aşağıda bilgilere ulaşabileceksiniz. Vinç Çeşitleri Sabit Vinçler Sadece kaldırma ve indirme hareketi yaparlar Yatay yönde de hareketleri de olabilir. Genellikle 2-10 ton arasında yük taşırlar. 2. Portal Köprülü Vinç Ayak açıklıkları 120 metreye kadar olabilmektedir. Kaldırma kapasiteleri […]

Vinç iş ekipmanlarından en sık karşılaşılan kaldırma araçlarından biridir. Bundan dolayı vinçlerin türleri, nasıl çalıştıkları ve periyodik kontrolleri hakkında aşağıda bilgilere ulaşabileceksiniz.

Vinç Çeşitleri

  1. Sabit Vinçler

sabit-vinc3a7-jpg

2. Portal Köprülü Vinç

portal-yarc4b1-kc3bct

3. Gezer Köprülü Vinç

tek_kiris_vinc00

gezer-tek-kirisli-koprulu-vinc

c3a7ift-kiric59f-gezer

gezer-cift-kirisli-koprulu-vinc

  1. Pergel Vinç

pergel-kare

pergel-vincler_-duvar

5.  Monoray Vinç

monoray-1

6.  Diğer Tip Vinçler

havali-exproof-vinc-atlas-copco

zincirli-vinc3a7

Vinçlerde Kullanılan Güvenlik Ekipmanları

Aşırı Yük Sınırlayıcı
Aşırı Yük Sınırlayıcı
Aşırı Yük Sınırlayıcı
Aşırı Yük Sınırlayıcı Teknik Özellikleri
Aşırı Yük Sınırlayıcı Teknik Özellikleri
Sapan-Kancalar

kancalar

Vinçlerde Periyodik Kontroller

Yukarı bahsettiğimiz vinçlerle ilgili olarak TSE Standartlarında aşağıda belirtilen 3 standart daha ilişkilidir.

Vinçlerin periyodik kontrolleri aralıkları TSE ISO 9927-1 standartının madde 5.1 de en az yılda 1 kere yapılmalı ifadesi yer almaktadır.

Vinçlerin periyodik kontrolleri ile TSE 10116 nolu standartta belirtilen teknik detaylar aşağıda açıklanmıştır.

  1. Statik Yük Deneyi :

  1. Dinamik Yük Deneyi:

  1. Kararlılık Deneyi:

*Fi: Ana bomun  veya uzantı bomun ağırlığının, bom veya uzantı bomun başlarına indirgenmiş ağırlığı

Vinçlerde İş Sağlığı ve Güvenliği açısından Bulunması Gereken Önlemleri

  1. Vinç üzerine görülebilir bir yer ve şekilde vincin maksimum kaldırma kapasitesi yazılmalıdır.
  2. Vinç en ağır yükten fazlası kaldırıldığında, durumu bildiren sesli ve ışıklı otomatik bir uyarma tertibatı bulundurulmalıdır.
  3. Halatların tambur üzerine düzgün sarılmasını sağlayıp, halatların tambur kanalındaki yiv üzerine gelerek kesilmelerini önlemek için halat kılavuzları ( sarıcıları) olmalıdır.
  4. Aynı sahada birden çok vinç kullanılacaksa, vinçlerin birbirinin çalışma alanlarına girmeyecek şekilde montajı yapılmalıdır. Aynı ray üzerinde çalışan vinçlerin birbirine çarpmalarını önlemek için vinçler birbirine yaklaştığında hareketini otomatik olarak durduracak limit anahtarları gibi bir tertibat konulmalıdır.
  5. Kanca güvenlik katsayısı en ağır yük için en az 5 olmalıdır.
  6. Elektrikli vinçler uygun ve yeterli şekilde topraklanmalıdır
  7. Vincin çalışma sahası işaretlenmeli ve vincin geçit yollarına malzeme bırakılmamalıdır.
  8. Yükün kaldırılacağı alanda, kancanın geriye kaçabileceği, yükün sallanma periyodu dışına çıkabileceği alanlar bulunmalıdır.
  9. Operatörün kancayı görüş sahası kapatılmamalıdır.
  10. Vincin kumanda kutusu üzerinde vince hareket veren akımı kapatabilecek acil durdurma anahtarı bulunmalıdır.
  11. Raylı vinçlerin yükseltmeyi sınırlandırıcı sistemi, doğrudan doğruya vincin kasnağı veya kancası tarafından harekete geçilen uygun akım kesme sistemi ve yükün, beklenmedik biranda inmesini önleyebilecek şekilde yapılmış olmalıdırlar. Bu sistem, vincin fren donanımına bağlı olarak çalışmalı ve raylı vinç operatörleri, çalışmaya başlamadan önce ve çalışmanın bitiminde bu sistemi çalıştırarak kontrol etmelidirler.
  12. 5 Ton veya daha fazla yük kaldıran raylı vinçlerde,2 elektrikli fren veya bir elektrikli ve bir mekanik fren bulunmalıdır.
  13. Açık havada çalışan raylı vinçlerde, yük kancasını sürekli aydınlatabilecek ve vinç üzerine bağlanmış lambalar bulunmalıdır.
  14. Açık havada kullanılan vinçlerde yıldırıma karşı koruma altına alınmalıdır.
  15. Motorlu vinçlerde yük kaldırılırken veya vinç yer değiştirirken sesli ve ışıklı uyarı yapılmalıdır. İkaz sesi çevredeki seslerden farklı ve kolay duyulabilecek yükseklikte olmalıdır. Motorlu vinçlerin gece çalışmalarında farları ve arkalarında stop lambaları yakılmalı, kabinler uygun şekilde aydınlatılmalıdır.
  16. Vince ait ağır parçaların indirilip kaldırılması için vinç üzerinde caraskal veya makaraların takılabileceği çelik kollar, halkalar veya benzerleri bulunacaktır.
  17. Vinç operatörünün yapılan İşlemleri göremediği çalışmalarda yetiştirilmiş operatörler ve manevracılar (işaretçiler) kullanılmalıdır.
  18. Vinç operatörünün yüklerin kaldırılmaları, indirilmeleri veya taşınmaları, yetiştirilmiş manevracılar (işaretçiler) tarafından verilecek el, kol işaretlerine göre yapılmalıdır. Birden çok manevracının görev aldığı durumlarda vinç operatörü yalnız birinden işaret almalı ve manevracı görülebilecek bir yerde durmalıdır. Operatörler her dur işaretine uymalıdır.
  19. İndirilen bir yükün altından sapan veya halatların çekilmesi için işaret vermeden önce işaretçi, işçilerin güvenliğini sağlamalıdır.
  20. Operatör, kaldırma makinalarında bir yük asılı olduğu sürece makinalarının başından ayrılmamalıdırlar.
  21. Yükle beraber insanlar kaldırıp taşınmamalıdırlar.
  22. Kaldırılan yükler çalışan insanların üzerinden geçirilmemelidirler.
  23. Elektro magnetli (elektrikli mıknatıslı) kaldırma ve taşımalarda veya erimiş maden potası taşıma gibi işlerde işçilerin çalışma sahasında bulunmaması mutlak sağlanmalıdır. Elektro magnetli vinç, dinlenme durumunda iken, mıknatıslar vinç üzerinde yüksekte bırakılmamalıdır. Bunlar ya doğrudan yere indirilmeli ya da bu iş için yapılmış platformlar üzerine indirilmelidirler. Mıknatıslar kullanılmadıklarında vinç üzerinden çıkarılmalıdırlar.
  24. Yükler dik olarak kaldırılmalı, bunların eğik olarak kaldırılmasının zorunlu olduğu durumlarda manevralar sorumlu bir elemanın gözetiminde yapılmalı, yük salınımlarına ve yükün tehlikeli durumuna karşı önlemler alınmalıdır.
  25. Yağlama sırasında elektrik akımı kesilmelidir.
  26. Operatör vinci terk ederken kumanda kollarını ‘’0’’ durumuna getirmeli ve ana şarteli kapatmalıdır.
  27. Açık alanda çalışan vinçlerin fırtınalı havalarda hareket etmemeleri için rüzgâr emniyet düzenekleri bulunmalıdır.
  28. Kule vinçler rüzgâr hızı 50 km/h ‘ değerini aştığı anda çalıştırılmaları durdurulmalı ve ray kilitlenip emniyete alınmalıdır
  29. Ray üstünde çalışan vinçlerde ray uçlarında en az tekerleklerin yarıçapı yüksekliğinde takozlar bulunmalıdır.
  30. Köprülü ve asma vinçlerin, köprü ve vinç arabası tekerlerinde, uygun kol ve ayak koruyucuları bulunmalıdır. Köprü ayaklı gezer vinçlerin geçtiği yol boyu ve rayların her iki tarafı serbest olarak tutulmalı ve buralar en az 75 cm. eninde olmalıdır.
  31. Raylı vinçlerin kabin kapılarının sahanlık veya geçit seviyesinden 30 cm. den daha yüksekte bulunduğu durumlarda, bu kapıların önüne uygun basamaklar yapılmalı ve kabinlerde periyodik olarak kontrol edilen yangın söndürme cihazı bulundurulmalıdır.
  32. Kabinli vinçlerde, kabinler yanmaz malzemeden, açık havada çalışanlarda ise dış etkilere dayanıklı olmalı, operatörün görüşü engellenmemeli, ayrıca zehirli gaz, toz ve dumanlara karşı korumalı olmalı ve kabinde tehlike anında kullanılmak üzere halat, ip veya halat merdiven olmalıdır.
  33. İlgililer vinç dururken ve operatörlerle işaretleşerek vinçlere çıkıp inmelidirler.
  34. Vinç en az yılda bir periyodik kontrolleri yaptırılmalıdır
  35. Her türlü tamir, tadilat ve bakımlar için bir sicil kartı tutulmalıdır.
  36. Vinç üzerinde herhangi bir onarıma başlanmadan önce, bütün kumanda sistemi stop durumuna getirilmeli ve iki şalter açılarak bunlardan biri sıkıca bağlanmalıdır.
  37. Vinç üzerine ve uygun yerlere, onarım ve bakım yapıldığına ilişkin uyarı levhaları konulmalıdır.
  38. Aynı ray sistemi üzerinde başka vinçler çalıştığında, bunları uygun uzaklıkta durduracak takozlar konulmalı veya aynı işi yapacak başka önlemler alınmalıdır.

Bilgi Bankası
Şaryo: Vincin demir profil hat üzerinde gitmesini sağlayan tekerlikli araç

Tong: Rulo sac kaldırma aparatı

Hubzug: Zincirli çektirme

Bugi: Vinç araba başlığı

Faydalı Linkler

Kaynak : İOREWEB

 

İş Güvenliği Kültürü

İş kazalarının temel sebepleri emniyetsiz davranış ve emniyetsiz ortamlar olmak üzere ikiye ayrılmaktadır.

İş kazalarının temel sebepleri  emniyetsiz davranış ve emniyetsiz ortamlar olmak üzere ikiye ayrılmaktadır.Emniyetsiz ortamlar; güvenlik tedbirleri sağlanmamış/alınmamış her türlü çalışma koşullarıdır. Emniyetsiz davranış ise çalışanların işin yürütümünce uygulamakla zorunlu olduğu kural ve talimatlara aykırı davranması, güvenlik tedbirlerini önemsememesi, koruyucu donanım kullanmaması, bakım ve kontrolü yetersiz veya iptal edilmiş olan ekipman kullanması vb. olarak düşünülebilir.

İş güvenliği kültürü oluşturmak için öncelikli olarak insan odaklı insan davranışları esas alınmalıdır. Güvenlik önlemlerinin yanı sıra güvenlik algısı aşılanmalı, paralelinde ise işyeri koşullarına uygun çalışma ortamı ve çalışma şekilleri geliştirilmelidir. Aksi halde konuyu işverenin yasal yükümlülükleri nedeniyle değerlendirmek eksik ve yetersiz olur. Bu durumu ilişiklendirmekte ise  işyerlerinde örgütsel iletişim ve eğitimin önemi ortaya çıkmaktadır. İşyerlerinin her bir kademesinde yönetim desteği ile yaygınlaştırılamayan güvenlik kültürü, başarısızlığın ilk basamağını oluşturmaktadır.

Örgütsel iletişimin sağlanmasında en büyük rol çalışanlara verilen eğitimlerdir. Eğitimler , çalışanların çalıştığı bölüm,bilgi ve becerilerine uygun olarak hazırlanmalıdır.Unutmayalım ki iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerinin beklenen en önemli çıktısı , çalışanlarda sağlık ve güvenlik kurallarına uygun davranış değişikliğinin sağlanması ve kazaların minimize edilmesidir. Bu amaçla bilgiler canlı tutulmalı, gerekli gözlemler yapılarak eksiklikler giderilmelidir.

Msc. İş Güvenliği Uzmanı (B)

SEVİL ÇİL

Sosyal Korunmaya Öncelik Olarak: Önce İş Güvenliği

Sosyal koruma; kazalar meydana geldikten sonra oluşacak giderlerin azaltılması ya da gelir kayıplarının telafisini gerçekleştiren kurum yada kuruluşlardır. Örneğin; malullük, yaşlılık …

Sosyal koruma; kazalar meydana geldikten sonra oluşacak giderlerin azaltılması ya da gelir kayıplarının telafisini İş Güvenliği - Matris OSGBgerçekleştiren kurum yada kuruluşlardır. Örneğin; malullük, yaşlılık …

Ancak İş Güvenliği ‘nin hayatımıza girmesiyle birlikte öğrendik ki  ,Sosyal Korumanın  ilk basamağı önleyerek korumaya çalışmaktır. Buradaki amaç  kişiye zarar veren olayların etkilerinin azaltılmasının yanı sıra, risklerin önlenmesi ve sıklığının azaltılmasına dönük müdahaleleri de içeren işverenler sistemi oluşturulmaya çalışılmasıdır. Her ne kadar teorik müdahaleler İş güvenliği uzmanlarınca yapılsa da ,pratik müdahalelerdeki uzman her zaman İşveren olacaktır.

İş kazalarının görünen ve görünmeyen maliyetleri toplamının gelişmekte olan ülkelerde gayri safi yurt içi hasılalarının % 10’una ulaştığı tahmin edilmektedir .Bu önleme uygulamaları sayesinde  işveren ve sosyal güvenlik sisteminin, kaza ya da meslek hastalığı sonucu kazalıya ya da ailesine yaptığı tazmine dönük harcamalar azalır. Gerçekten de, kazalının iş göremez duruma gelmesi  ya da meslek hastalığına tutulanın sağlık giderleri ,ferdi ve ailevi yaşam giderleri düşünüldüğünde ,önlemenin sosyal güvenlik ve işveren tarafından yapılacak harcamalardan çok daha az maliyetli olacağı açıktır.

Bu noktada diyebilirz ki ; İş sağlığı ve güvenliği önlemlerine yatırım yapmak, iş kazası ve meslek hastalıklarının azalmasına, bireylerin ve ailelerinin refahlarının korunmasına yardımcı olmaktadır. Artık sosyal güvenliğin kapsamını sadece tazmin edici değil, riskleri önleyici şekilde tanımlamak, iş sağlığı ve güvenliği hakkının sosyal güvenlik hakkı içinde yer aldığını ifade etmek ve iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanmasının sosyal güvenliğin temel amaçlarından biri olduğunu ileri sürmek yanlış olmayacaktır.

Sevil ÇİL

Msc. İş Güvenliği Uzmanı (B)

Çocuk İşçiler

Çocukların erken yaşta çalışması ile çocuk işçi sınıflandırması aslında birbirinden oldukça farklıdır.

Pek çoğumuz çocuğumuzu fiziksel ve ruhsal olarak zorlamayacak şekilde, yaz tatillerinde olabildiği gibi, ufak işlerde küçük deneyimler edinmesinin, çocuğun bakış açısını geliştirmesi, zamanı iyi değerlendirmesi vb.  gibi olumlu kazançları olduğunun farkındayızdır. Ancak “çocuk işçi”;  çocuğun aileye maddi katkı sağlaması amacı ile, boyundan büyük işlerde çalışmasıdır. Bu da çocuk ihmal ve istismarının göz ardı edilemeyen gerçeğidir. Bu ihmal ve istismara ortak olan, aile ve işveren de aynı derecede bu durumdan sorumludurlar.

4857 Sayılı İş Kanunu’nda bu alanla ilgili birçok düzenleme mevcuttur. Kanunda çocuk işçinin açıkça tanımı yapılmıştır. İş Kanunu’na göre; 15 yaşını doldurmamış her birey çocuktur ve çalıştırılması yasaktır. Ancak yine aynı kanunda bu hükmün bir istisnası düzenlenmiştir ve on dört yaşını doldurmuş ve ilköğretimi tamamlamış olan çocukların, bedensel, zihinsel ve ahlaki gelişmelerine ve eğitime devam edenlerin okullarına devamına engel olmayacak hafif işlerde çalıştırılabilecekleri düzenlenmiştir. Ayrıca temel eğitimini tamamlamış ve okula gitmeyen çocukların çalışma saatleri günde yedi ve haftada otuz beş saatten fazla olamaz şeklinde bir düzenleme mevcuttur. Okula devam eden çocukların eğitim dönemindeki çalışma süreleri, eğitim saatleri dışında olmak üzere, en fazla günde iki saat ve haftada on saat olabilir.Çocuk İşçi

Çocuk ve Genç İşçilerin Çalıştırılma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik’e göre; çocuk ve genç işçilerin günlük çalışma süreleri, yirmi dört saatlik zaman diliminde, kesintisiz on dört saat dinlenme süresi dikkate alınarak uygulanır. Yine aynı yönetmeliğe göre; çocuk ve genç işçilerin hafta tatili izinleri kesintisiz kırk saatten az olamaz. Ayrıca hafta tatili ücreti bir iş karşılığı olmaksızın ödenir. Söz konusu yönetmelikte çalıştırılan çocuk işçilere yıllık ücretli izin kullandırılması ile ilgili de bir kısıtlama hüküm altına alınmıştır. Çocuk ve genç işçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi 20 günden az olamaz. Yıllık ücretli iznin kesintisiz kullandırılması esastır. Ancak, yararına olduğu durumlarda çocuk ve genç işçinin isteği üzerine en fazla ikiye bölünerek kullandırılabilir. Okula veya eğitime devam eden çocuk ve genç işçilere yıllık ücretli izinleri okulların tatil olduğu, kursa ve diğer eğitim programlarına devam edilmediği dönemlerde verilir.

Ne yazık ki şuan ulaşabildiğimiz istatistikler bunlar olmakla birlikte;  çalışan çocukların %40,9 u tarım , %59,1 i tarım dışı sektörde faaliyet gösterirken, %53 ü ücretli veya yevmiyeli, %2,7 si kendi hesabına veya işveren, %43,8 i ücretsiz aile işçisi olarak çalışmaktadır. ILO araştırmalarına göre de dünyada 5-14 yaş grubunda 250 milyon çalışan çocuk bulunduğu, 12-17 yaş grubu 283 milyon çocuğun çalıştığı için okula devam edemediği tahmin edilmektedir.

Türkiye’de Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nda çocuk işçiliğin ortadan kaldırılmasına yönelik IPEC’in yürüttüğü bir dizi program bulunmaktadır.

  1. İş müfettişlerine çocuk işçiliğiyle ilgili eğitim verilmektedir. Bu eğitim;
  1. ‘Kimyasalların Çalışan Çocuklar Üzerindeki Etkisinin Analizi’ Programı kapsamında;Çocuklar - Matris OSGB

Çocuk işçiler yetişkinlere göre daha büyük bir risk altındadır. Çocuk işçiler yetişkinlerle aynı koşullar altında bulunduğunda yetişkinlerin karşılaştığı tüm tehlikelere ve risklere açıktır. Hatta çocuk işçilerin vücutları hala büyümekte, zihinleri ve kişilikleri gelişmekte olduğundan  bunların etkileri katbekat daha fazladır. Bu nedenle, işyerinde sağlık ve güvenliğin korunmasına yönelik tedbirlerin olmaması ya da yetersiz olmasının çocuk işçiler üzerindeki etkisi çok daha yıkıcı ve uzun süreli olabilmektedir.

Tüm bunlar göz önüne alındığında çocuk işçi sorunu; devlet, işveren ve ailenin ortak çabaları sonucunda aşılabilecek bir durumdur. Geleceğimiz olan çocukları koruyabilmek, onların psikolojik ve fiziksel olarak gelişmelerini tamamlayabilmeleri için ,küçük yaşta eğitim ve öğretimine yeterli imkanları sağlamak , çocukluklarını zamanında yaşamalarına imkan vermek her şeyden önce kendi geleceğimiz için en büyük adım olmaktadır.

 

Sevil ÇİL

Msc. İş Güvenliği Uzmanı (B)